İşinizden memnun olmanıza rağmen, haksız yere işten çıkarılmış olabilirsiniz. Aynı zamanda, çıkarıldığınız işyerinde, yeniden çalışmak istiyorsunuz. Bu durumda yapmanız gereken tek şey, işe iade davası açmaktır. Peki işe iade davası nasıl açılır? Kimler açabilir? İşe iade için avukat tutmak gerekli midir? En önemli soruların başında avukat tutup tutmamak gelmektedir.
İşçinin hakkının korunması, dava sürecinin doğru şekilde işlemesini sağlamak ve lehinize uygulanacak kararların uygulanmasının takibi için, konusunda deneyimli ve uzman avukatlardan, profesyonel danışmanlık alınmalıdır.
İşe iade davası; yalnızca işçiye tanınan bir hak olmakla birlikte, İş Kanunu’na göre bazı kural ve şartlara da bağlıdır. İş güvencesi altında; bir işçinin, haksız yere işten çıkarılması, sözleşmesinin feshedilmesi ya da geçerli sebep olmadan işten çıkarılması durumunda, işe iade talebi verme hakkına sahiptir.
İş Kanunu’nun 20. Maddesi uyarınca, fesih bildiriminin herhangi bir sebep gösterilmeden ya da bir sebep gösterilmişse, bu nedenin geçerli olmadığı feshetme durumlarında, feshetme bildiriminin tebliği edilmesinin ardından 1 ay içinde İş Mahkemesi’nde dava açılabilmektedir.
İşe iade davasını sadece işçiler açabilir. En az 6 aylık kıdemli çalışması bulunan ya da bu sürelerde çalışan, İş Kanunu ve Basın İş Kanunu’na göre, belirsiz süreli bir iş sözleşmesiyle çalışan her işçi, dava açma hakkına sahiptir.
Sadece işçilerin açabildiği işe iade davasında bir başka koşul ise, otuz ya da daha üstünde işçi çalıştıran işverene karşı dava açılabilir.
İşe iade davası için İş Kanunu’nun 17. Maddesi hükümleri dikkate alınır:
İş sözleşmesi İş Kanunu ya da Basın İş Kanunu’na tabi olması durumunda:
İşveren kanundaki kurala göre; muhakkak işçinin çalışmadığı, verimli olmadığı, kötü davranışlar sergilediği gibi haklı gerekçelerle, fesih işlemini yapmış olmalıdır. Şu önemli noktayı da belirtmek gerekir ki işveren; çalışanlarının izinli ya da mesai saatleri dışında sendikal faaliyetlere katılmasını, sendikayı temsil etmesini, medeni durumunu, cinsiyetini, ırk ya da rengini bahane ederek, işten çıkarma gibi bir neden öne süremez.
İşe iade davası açma süresi, iş sözleşmesinin feshedilmesinden itibaren, 1 ay olarak belirlenmiştir. Burada arabulucuya başvurma konusunu da belirtmekte yarar vardır. İş Mahkemeleri Kanunu’nun 3/1 maddesine göre; 1 Ocak 2018 tarihinden itibaren arabulucuya başvurma zorunluluğu bulunmaktadır.
Dava açılmadan önce, arabulucuya başvurulmakta, eğer herhangi olumlu bir sonuç alınmazsa, işçi, işe iade davası açabilmektedir. Haksız yere işten çıkarıldığınızı düşünüyor ve geçerli sebeplerim var diyorsanız; Erkesim Hukuk uzman ve deneyimli avukatlarımızla görüşerek, arabuluculuk başvurusunu yapabilir, herhangi olumsuz bir durumda, arabuluculuk görüşmesinin düzenlendiği tarihten itibaren, kanun gereği 2 hafta içinde, İş Mahkemesi’ne, işe iade davası açabiliriz.
Dava açabilmek için, yukarıda belirttiğimiz İş Kanunu’nda belirlenen maddelerin yerine gelmiş olması gerekir. Bu şartların oluşması durumunda, işe iade davası açılır.
Bu davalarda, avukatlarımıza başvuran kişilerin bilmesi gereken ilk konu, arabulucuya başvurulmasıdır. . Arabulucuların görevi, bu tür davaların sürecini hızlandırarak, kararın en kısa sürede çıkmasını sağlamaktır.
Arabulucu ile yapılacak görüşmelerde herhangi olumlu bir sonuç çıkmaması durumunda, görüşme yapıldığına dair tutanak tutulmasının ardından, 2 hafta içinde mahkemeye başvuru yapılması gerekir. Şunu belirtmek gerekir ki, arabulucularla yapılan görüşmeler daha hızlı ve çabuk sonuçlanır. Mahkemeye intikal eden davalar ise, çok daha uzun sürmektedir.
İşe iade davası açmadan önce dava dilekçesi hazırlanmalıdır. İşçinin işten çıkarıldığı tarih itibariyle, 1 ay içinde dava açılmalıdır. Ancak ilk olarak arabulucu görüşmelerinin başlatılması gerekir. Mahkeme süreci daha uzun olduğu için, arabulucu ile çözüm bulmak çok daha kolaydır.
Arabulucu ile, işe iade davası için yazılacak dilekçenin hukuka uygun olması önemlidir. Bunun sebebi ise, işçinin hakkını tam olarak alması, işe iade davasında, herhangi bir zarara uğramaması içindir.
Arabulucu ile herhangi bir çözüme ulaşılamadığı zaman, 2 hafta içinde işyerinin bulunduğu bölgedeki iş mahkemesine başvuru yapılır. Burada işveren; neden işçiyi işten çıkardığını, haklı bir gerekçeyle ispat etmek zorundadır. İşçi ise, farklı bir sebepten ötürü işten çıkarıldığını düşünüyorsa, işçi de bu sebebi ispatlamalıdır.
İşe iade dilekçe örneği, kendine özgü ve hukuki şartlara uygun olarak hazırlanmalıdır. Yani işçinin durumuna göre hazırlanan dilekçe örneğinde, işçinin haksız yere işten çıkarıldığının üstü çizilmelidir.
Haksızlığın olduğuna dair deliller öne sürülmeli ve ispatları yapılmalıdır. Dilekçe örneği içinde bulunan tanık beyanları da duruşma esnasında etkili olmaktadır. Buna göre bir işe iade dilekçe örneği içinde şu unsurlara yer verilmelidir.
Erkesim Hukuk olarak; profesyonel şekilde hazırlanmış işe iade dilekçe örneği ile, profesyonel şekilde dava açarak, bu süreci hızlı ve hukuka uygun şekilde yürütebiliriz.
Bu davalarda görevli ve yetkili mahkeme, İş Mahkemeleri’dir. İşe iade davasında İş Mahkemeleri’nin görevli olması için, dava talebinde bulunan işçinin İş Kanunu ya da Basın İş Kanunu bazında işçi olması, sözleşmeyle çalışması gereklidir.
Davanın kaybedilmesi durumunda, işçi kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı yanında fazla mesai ücretleri, yıllık izin alacakları gibi kriterlerde dava açma hakkına sahip olmaktadır.
İş Mahkemeleri’nde açılan davalarda, Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvuru yapılarak, istinaf ya da itiraz da bulunulabilir. İş Mahkemeleri’nin aldığı kararlar, kesin kabul edilmekle birlikte, istinaf yolu kapalıdır.
Buna göre; İş Mahkemesi’nde alınan karar sonrasında, istinafa başvuru süresi 2 hafta şeklinde belirlenmiştir. Bu süre geçirilirse, İş Mahkemesi’nin aldığı karar kesinleşmiş olur ve Bölge Adliye Mahkemesi’ne gidilmesine gerek yoktur.
Hukuk Mahkemeleri Kanunu’nun 345 ve 361. Maddeleri uyarında 2 hafta içinde istinaf ya da temyiz yoluna gidilebilir. Ancak sözlü bildirim yerine yazılı bildirim yapılmak zorundadır.
İşe iade davası kazanılması durumunda, işverenin yapması gereken bazı yükümlülükler vardır.
Dava süresi; işçinin sosyal haklarının korunması üzerine kurulmuştur. Buna göre İş Kanunu’na göre, davanın sonuçlandırılmaktadır. Temyiz başvuruları ise, yine kural gereği 1 ay içinde sonuçlandırılmaktadır. Bu süreler, mahkemelerin yoğunluğuna göre de değişebilir.